Uzun bir aradan sonra yeniden yazıyorum.Yazacak öyle çok şey var ki nerden başlasam diye düşünmeden edemiyorum.Sanırım biraz hep bir yerlere yetişme telaşımızdan
bahsedicem zira bu aralar o kadar çok yoruluyorum ki hayat enerjim
kalmadı.Sürekli bir yerlere,bir şeylere yetişmek için uğraşıp
duruyoruz.Hep daha iyisi,daha güzeli için.Sonra noluyor? Ne bu uğraş
bitiyor,ne de biz tatmin oluyoruz hayatımızdan.Her geçen gün daha iyi
anlıyorum ki bunun sonu yok.En iyi eğitime sahip olduk diyelim ya sonra?
En iyi işe,en iyi arabaya,en iyi eve,en iyi eşe sahip olmak için uğraş
dur.Uğraşırken de bir çok şeyi kaçır…Sonra gelen büyük pişmanlık,zamanında yapılması gerekenler yapılmadığı için.Tabii bu büyük uğraşlar yanında bir şeyi daha getirir,sıkıntı.Sonu gelmeyen,bitip tükenmeyen sıkıntılar,bunalmalar…Çünkü naparsak yapalım dengeyi
yakalayamıyoruz bir tarafın ucu mutlaka kaçıyor,o kaçınca da insanın
keyfi kaçıyor haliyle.Bazen diyorum ki keşke her insanın bir huzur köşesi
olsa.Kim nerde huzurluysa,nasıl huzurluysa oraya kaçsa.Ben
mesela,sıkılıp bunaldığımda kalabalıktan uzaklaşmak isterim
hep.Psikologum bir keresinde kendini nerde mutlu görüyorsun diye
sormuştu.Daha önce hiç düşünmediğim bir soruydu sanki.Sonra düşündüm.Bir
sahil kasabası hayal ettim,etrafta şen kahkahaların atıldığı,dalga
seslerinin müzik seslerine karıştığı güzel bir yer…Muhtemelen öyle bir
yerde yaşasam yani en azından bunaldığımda oraya kaçsam,orası benim
huzur köşem olsa mutlu olurdum.Çünkü bitmek bilmeyen bu yarış
çoğu kez bunaltıyor insanı.Şuanda da o anlardan birindeyim
yoruldum,bunaldım.Sahil kasabasına kaçamıyorsam,uykuya kaçarım diyip
yatıyorum.Hoşçakalın.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder